İmplantta Yaygın Görülen Bazı Durumlar şöyledir: Tek diş eksikliği: Komşu dişleriniz arasında tek bir dişiniz yoksa bu bölgeye yan dişler aşındırılmadan implant uygulanabilir ve üzerine kaplama yapılabilir. Bu sayede yan dişlerinizin aşındırılarak köprü yapılma zorunluluğu ortadan kalkar. İmplantın yapılabilmesi için dişler arası boşlukta yeterli alanın olması gerekir. Boş bölüm kalan dişlerinizin hareketiyle zamanla biraz kapanabilecektir. Dolayısıyla bu kapanma yaşanmadan implant yaptırılması gereklidir.
Bölgesel dişsizlik: Her diş boşluğuna implant yapılması gibi bir zorunluluk yoktur. Dişlerinizin ve kemik yapınızın durumuna göre yapılacak implant sayısına ve yerlerine karar verilir. Örneğin 4 diş eksikliği olan bir bölgeye 2 implant ve 4 dişten oluşan bir köprü önerilebilir. Hangi bölgeye kaç implant yapılacağına karar verilebilmesi için röntgeninizin incelenmesinin yanında fiziksel muayenenizin de yapılması gereklidir.
Tümden dişsizlik: Üst ve/veya alt çenede komple dişsizlik durumunda çene kemiği durumunuz uygunsa 6 implant üzerine 12 ya da 14 dişli köprü önerilebilir. Kemik hacmi ve kalitesi yeterli değilse ve kemik güçlendirmelerle tatmin edici sonuçlar alınamayacaksa daha az implanttan oluşan “All-on-Four” sistemi ya da barlı sistemler alternatif olabilir.
Kemik düzeyinin yeterli olmaması: Günümüzde gelişmiş teknoloji ve ileri cerrahi işlemlerle ileri düzeyde kemik erimesi olan hastalara bile implant yapılabilmektedir. Greft ve membran olarak adlandırdığımız biomateryallerle kemik hacmi ve dayanıklılığın arttırılması sağlanmaktadır. Kemikten kaynaklanan engelleri ortadan kaldırmak için blok kemik transferi de başka bir yöntem olabilir.
Diş çekimi sonrası hemen implant: Yeni yöntemler diş çekiminin hemen ardından ilgili bölgede yapılacak güçlendirme çalışmaları sonrasında başarıyla implant yerleştirilmesini mümkün kılmaktadır. Ancak bu işlemin diş çekiminin hemen sonrasında, mümkünse aynı cerrahi işlemin devamı olarak yapılması gereklidir. Aksi durumda 3, 4 ay beklenmesi gerekebilir.
İmplantta yaş sınırı: İmplant fiziksel gelişimini tamamlamış tüm bireylere uygulanabilir. Genelde erkekler için 17-18 yaş, kadınlarda 16-17 yaş implantın yapılabilmesi için yeterli yaşlardır. İleri yaşlarda da kişinin sağlık durumunun cerrahi işleme engel olmayacağı tüm durumlarda implant yapılabilir.
Hastalıklarda implant tedavisi: Sistematik hastalıkların çoğun implant tedavisine engel değildir. Tedavi için hastalığın kontrol altında olması ve ilgili alan hekiminin onayının alınmasını tavsiye ederiz. Bu konuda, hastalığınıza özel bilgi almak için bize danışabilirsiniz.
Sigara içenlerde implant tedavisi: Sigara içen birçok hastaya implant başarıyla uygulanabilmektedir. Ancak içmeyen hastalara göre sigara kullanımı, özellikle ağız diş bakımı da ihmal ediliyorsa implant başarı şansını düşürecektir. Sigara içen hastaların sigarayı bırakamıyorlarsa tüketim sayısını azaltmaları, ağız ve diş bakımına diğer hastalara göre çok daha fazla dikkat etmeleri gerekmektedir. Bu konuda risk düzeyiniz ve yapılabilecekler konusunda bize danışabilirsiniz.
Diş sıkma/bruksizm durumlarında implant tedavisi: İmplant tedavisi, bruksizm dediğimiz gece diş sıkma ya da halk arasındaki adı ile “diş gıcırdatma” alışkanlığı olan kişilere önlemi alınmak koşuluyla rahatlıkla uygulanabilir.
Gece diş sıkma/gıcırdatma sırasında doğal ya da vidalı dişe yatay kuvvetler gelir (dişi veya vidalı dişi devirmeye yönelik kuvvetler) bu yatay kuvvetler implant için çok zararlıdır ve implantın ömrünü çok kısaltır.
İmplant tedavisi öncesi hastanın diş sıkma sorununu hekimle paylaşması önemlidir. Ayrıca hekimin kontrol aşamasında bu konuyu atlamaması gerekir. Diş gıcırdatma alışkanlığı olan hastalarda planlama bu durum göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Vidalı diş uygulaması yapılacak bir kişide diş gıcırdatma alışkanlığı var ise mutlaka bu gıcırdatmayı engelleyecek bir aparey yapılmalı, ayrıca çiğneme hattı, implant üstü proteze (kaplamaya) yatay kuvvetlerin gelmesini engelleyecek şekilde dizayn edilmelidir. İmplant tedavisi sonrasında gece plağının hekimin önerdiği şekilde ve düzenli olarak kullanımı son derece önemlidir.
Diş sıkma sorunu implantların yanı sıra bunların üzerine yapılacak protezi de etkilemektedir. Protez planlamasında ve protez alt yapısı seçiminde bu durum göz önünde bulundurulmalıdır.
Kemoterapi gören hastalar: Kemoterapi veya radyoterapi gören hastalarda vücut direnci çok düşer. Hastanın bu dönemde enfeksiyon kapma riski çok artar. Bu yüzden implant uygulaması, kemoterapi veya radyoterapi gören hastalarda çok sakıncalıdır ve önerilmez.
Bu hastaların kemoterapi veya radyoterapi tedavi süreçleri bittikten hemen sonra dahi implant uygulaması yapılabilmesi sakıncalıdır. Çünkü kemoterapi veya radyoterapi sonrasında hastanın genel sağlık durumunun normalleşmesi, iyileşmesi için de uzunca bir sürenin (3 ile 6 ay arası) gerekir. Hastanın genel sağlık durumu iyi konuma geldiyse hastanın genel tıp doktoru da vidalı diş cerrahisi için bir sakınca görmüyorsa ancak o zaman implant uygulamasına başlanabilir.
Düzenli kan sullandırıcı ilaç kullanan hastalar: Bu ilaçları kullanan hastalarda da tedavi yapılabilir. Ancak implant uygulaması nihayetinde cerrahi bir işlemdir ve operasyon sırasında ve sonrasında yoğun kanama olmaması için bu ilaçların kesilmiş olması, kandaki pıhtılaşma faktörünün istenilen değerlere ulaşmış olması şarttır. Diş hekimi düzenli kan sulandırıcı ilaç kullanan bir hastaya implant planlıyorsa, hastanın genel tıp doktoru ile konsültasyon yapması, hasta hakkında gerekli bilgileri alması gerekir. İmplant kalp pili kullanan hastalara da pekala yapılabilir.
Kalp pili kullanan hastalar: Bu tür hastalara vidalı diş cerrahisi öncesinde enfeksiyon riskini minimuma indirmek için mutlaka uygun antibiyotik başlanması gerekir. Ayrıca hastanın kalp doktoruna diş hekiminin danışması, cerrahi işlem için hastanın özel bir durumunun olup olmadığı sorulması gerekir.